Utanç
NEDEN UTANIYORUZ?
“Eleştiriyle yaşayan çocuk suçlamayı öğrenir. Düşmanlıkla yaşayan çocuk mücadeleyi öğrenir. Utançla yaşayan çocuk utanmayı öğrenir.”
Dorothy Law Nolte
Herkesin zaman zaman deneyimlediği bir duygudur utanç. Kuramcılar tarafından pek çok kez tanımlanmıştır. Kimine göre ‘’olumsuz benlik ögelerinden biridir’’, kimine göre ‘’ ötekinden beklediği duygusal desteğin yoksunluğu ile ortaya çıkan gerginliğin azalmaması sebebiyle kişinin yaşadığı rahatsızlık’’. Utanç duygusuyla ilk tanışma çocukluk çağında başlar. Çocuk bu duyguyla 2- 4 yaşlarında karşılaşır. Bu evrede çocuk ya özerklik geliştirecek ya da utanç ve kuşku duygularını deneyimleyecektir. Bireyde özerklik duygusunun oluşabilmesi için temel koşul çocuğun kendi başına yapabileceği işlerin kendi başına yapmasına izin vermektir.
Eğer çocuğun bağımsız seçimlerine müdahale edilirse çocuk bu seçiminden utanç duyar ve ilerideki yaşamında yapacağı seçimlerinde de şüphe yaşayabilir. Bunu bir örnekle daha anlaşılır hale getirelim… Bir çocuğun kendi başına bir yere tırmanmaya çalıştığını ve ilk denemede başarılı olamayıp düştüğünü hayal edelim. İkinci denemesini yapmak üzere hareket eden bebeğe tüm iyi niyetiyle yardım etmek isteyen anne bebeği alıp tırmanmak istediği yere koyuyor. Böylece o anne bebeğinin özerklik gelişimini engellemiş, utanç ve şüphe duygularının gelişimine de katkıda bulunmuş oluyor. Çocuğun özerklik duygusu kazanımındaki en önemli etken fiziksel aktivitelerde bağımsızlaşabilmesidir (Tek başına yürüme, koşma, zıplama gibi). Ebeveynler bu evrede kısıtlayıcı ve panik bir tutum sergilerse çocuk tek başına hareket edebileceği düşüncesinden şüphe duymaya başlar ve bu duygu tekrar tekrar yaşandığında bağımsız karar alabilme yetisinde zayıflama meydana gelir ve bu da sorumluluk almada güçlük yaşamalarına sebep olur. Çocuk kendi başına yapamadığı her davranışta utanmaya başlar. ‘’Kendi başıma tırmanmaya çalıştım, yapamadım’’ düşünceleri zihnini doldurur ve bireysel olarak yapacağı her eylemde kuşku ve utanç duygularıyla mücadele etmek zorunda kalır. Bu evrede geliştirilen ilk yansıma kuşku ve ikinci yansıma şüphe yetişkinlikte bağımsız karar alamama ve başkalarının desteği ve onayını arama ihtiyacına sebep olacaktır.
Çocuk ebeveynlerinden destek ve motivasyon alıp özerklik duygusu zedelenemeden bu evreyi atlatabilir ve kendi özerkliğini kendisinin denetlediğini hissedebilirse kendine güvenen, çevresinden ve kendisinden şüphe duymayan olgun bir birey olarak hayatını sürdürebilir.
Merkezimizde alanında uzman psikolog, klinik psikolog, psikoterapist, aile danışmanı, çift ve aile terapisti ve cinsel terapistler görev almaktadır. Kadromuzda bulunan uzman psikologlar, Ataşehir ve Nişantaşı merkezlerimizde çalışma programlarına göre saat 08:00 – 21:00 arasında hizmet vermektedir. Ofisimiz randevu sistemi ile çalıştığından dolayı mutlaka telefonla arayıp randevu almanızı öneririz.
Ataşehir Ofisimiz
ADRES: Brandium Rezidans A Kapısı R2 Blok D:102 K:10 Küçükbakkalköy – Ataşehir – İstanbul
TELEFON: 0 532 716 60 33 / 0216 504 46 09 / 0542 504 22 42
E-POSTA: bilgi@eslikpsikoloji.com
Nişantaşı Ofisimiz
ADRES: Valikonağı cad. Şakayık sok. no:42 Ihlamur palas apt. Teşvikiye – Nişantaşı – İstanbul
TELEFON: 0 532 716 60 33 / 0216 504 46 09 / 0542 504 22 42
E-POSTA: bilgi@eslikpsikoloji.com