Obsesyon/Takıntılar
Günlük dilde ‘takıntı’ kelimesi sıklıkla kullanılmaktadır. Genellikle kullanımı bir kişinin bir konu, fikir ya da insan üzerinde zihnen fazlaca meşgul olması anlamındadır. Yeni duyulan bir şarkıya takıntılı hale gelebilir ama hala arkadaşlarınızla buluşabilir, sabah işe zamanında hazırlanabilir, evden zamanında çıkabilirsiniz. Obsesif-kompulsif bozukluğu olan bireylerde ise ‘takıntı’ kelimesini duymak bile yaşanan kaygıyla baş etmeyi zorlaştıracağı düşüncesiyle korkutucu olabilir.
Obsesif-kompulsif bozukluk kontrol edilemeyen, istenmeyen düşünceler ile yapılmaya mecbur hissedilen davranış ritüelleriyle açıklanır. Bireyler obsesif düşünceleri ve kompulsif davranışlarının mantık dışı olduğunu bilseler dahi karşı koymakta, kurtulmakta zorlanırlar. Gerçekten kapalı olduğu bilinse bile ocak 20 kez kontrol edilir, temiz olduğu bilinse bile eller yara olana kadar yıkanır.
Obsesyonlar istem dışı, kontrol edilemeyen ve tekrar tekrar kişinin aklını meşgul eden düşünceler, görüntüler ya da dürtülerdir. Kompulsiyonlar ise tekrar eden biçimde yapılması gerektiği hissedilen davranış ya da ritüellerdir. Genellikle kompulsiyonlar obsesyonların kaybolması adına yapılır. Örneğin, kişi eğer mikroplardan korkuyorsa ayrıntılı temizlik ritüelleri gelişebilir. Ancak geçici bir rahatlamadan sonra daha da kuvvetli biçimde gelen takıntılarla uğraşmaya devam eder. Ayrıca kompulsiyonlar uğraş ve zaman gerektirdiği için daha da büyük bir kaygı yaratabilir.
Herkes hayatının bazı dönemlerinde hastalanmaktan korkabilir, bir tanıdığının sağlığından endişelenebilir, hatalarının sonuçlarının felakete dönüşeceğinden kaygı duyabilir ancak bu düşünceler Obsesif-Kompulsif Bozukluğun (OKB) bir semptomu olarak ele alınmamalıdır. Düşünceler geçici olabilir ve kişi işlevselliğini bozmadan hayatına devam edebilir. Ancak OKB söz konusu olduğunda bu düşünceler kişinin işlevselliğini bozacak şekilde ısrarcı ve sık bir biçimde ortaya çıkarak aşırı kaygıyı tetikler.
Obsesyonlarda olduğu gibi tüm tekrar eden davranışlar ya da ritüeller de kompulsiyon değildir. Uygulanan davranışın işlevine ve içeriğine bakılmalıdır. Örneğin uyku öncesi rutin, dini pratikler, iş gereği yapılanlar (kütüphanede çalışan birinin günde birkaç saat kitapları düzenlemekle uğraşması gibi) ve yeni bir şey öğrenme gibi durumlar tekrar eden davranışları içerebilirler ancak günlük hayattaki işlevselliği bozmayarak olumlu etkilerde de bulunabilirler. OKB’li bireylerde ise kompulsif davranışlar obsesyonlar sebebiyle ortaya çıkan kaygıdan uzaklaşmak amacıyla yapılır. Birçok kişide obsesyon ve kompulsiyonlar beraber görülse de kişiler sadece birini de yaşıyor olabilir. Ayrıca obsesyonların bir psikolojik bozukluk mu yoksa kişilik yapısının bir parçası mı olduğuna dikkat edilmelidir.
Sık rastlanan obsesyonlara yönelik şunlar örnek verilebilir:
Toz, mikrop ya da kirli olduğu düşünülen bireyler tarafından kirlenme korkusu
Kendine ya da bir başkasına zarar verme korkusu
Cinsel içerikli ya da şiddet içeren, rahatsız edici düşünceler
Dini ya da ahlaki değerlere yönelik aşırı odaklanma
Düzen ve simetri isteği
Batıl inançlar; bir şeyin şans ya da şanssızlık getireceği düşüncesi
Kompulsif davranış örnekleri ise şunlardır:
Kilitleri, düğmeleri birçok kez kontrol etme
Sevilen kişilerin güvende olduklarını tekrar tekrar kontrol etme
Sayma, tıklama, kelimeleri tekrar etme ya da kaygıyı azaltmak için mantık dışı eylemlerde bulunma
Yıkama ya da temizleme için çok vakit harcama
Eşyaları düzene sokma, düzeltme
Aşırı dua etme, dini korkularca tetiklenen düşünceler için ritüellerde bulunma
Çöp denilebilecek, ihtiyaç duyulmayan eşyaları biriktirme
Merkezimizde alanında uzman psikolog, klinik psikolog, psikoterapist, aile danışmanı, çift ve aile terapisti ve cinsel terapistler görev almaktadır. Kadromuzda bulunan uzman psikologlar, Ataşehir ve Nişantaşı merkezlerimizde çalışma programlarına göre saat 08:00 – 21:00 arasında hizmet vermektedir. Ofisimiz randevu sistemi ile çalıştığından dolayı mutlaka telefonla arayıp randevu almanızı öneririz.